HECE-ZamanlıTürkçeKürtçeİtalyancaFransızcaİspanyolca; VURGU-ZamanlıArapçaFarsçaAlmancaRusçaİngilizce

SES HedjeWURGU; %30 SCHWA %84 Phonetically REGULAR

Üyelik Girişi
SOUNDS_'SYLLABLES_,STRESSES
SES/LER
GÜNEŞ ve DİL
GERÇEK DÜNYA

HECE Zamanlı Türkçe, Kürtçe, İtɑlyɑnca, Frɑnsızca, İspɑnyolca _ *HECE Zɑmɑnlı 'Syl-lable ,Timed _ SES TEMELLİ İNGİLİZCE _ 'ɪə ,VURGU HECE_SES

 


YERLİ (SES) ve MİLLİ (TÜRKÇE)

2032TÜRKİYE

/'ses'let-im/ 

HER FERD, KİŞİ, ŞAHSİYET  ANA UNSUR (SES) BİLİNCİ İLE 

İSTEDİĞİ DİLİ (SESİ) RAHATLIKLA ÖĞRENEBİLECEK!..

  
...
 
SESLER - HECELER - VURGULAR
SOUNDS - SYL.LA.BLES - STRESSES
...

84% ve 16% ve 30%

APPROXIMATELY 84% OF ENGLISH WORDS ARE PHONETICALLY REGULAR...

APPROXIMATELY 16% OF ENGLISH WORDS ARE PHONETICALLY IR-REGULAR...

NEARLY 30% OF WORDS (UNSTRESSED SYLLABLES,VOWELS) ARE PRONOUNCED AS A SCHWA...
...

SES KÖKTÜR,
HECE GÖVDEDİR!

KELİME YAPRAKTIR,
CÜMLE DALDIR!

VURGU CANDIR!
...

ANADİL ÖĞRETİMİNDE SES ve VURGU BİLİNCİ
(ADAM GİBİ) VERİL-MEDİĞİ İÇİN; TÜRKİYE'NİN YABANCI DİL EĞİTİMİNDE SES ve HECE YOK!

ÖĞRENCİLER HECEYİ SESLERE,
KELİMEYİ HECELERE AYIRMAYI BİLMİYOR!

ÖĞRETMENLER HECEYİ SESLERE,
KELİMEYİ HECELERE AYIRMAYI BİLMİYOR!

YÖNETİCİLER, DENETMENLER HECEYİ SESLERE, KELİMEYİ HECELERE AYIRMAYI BİLMİYOR!

MEB, ÜNİVERSİTELER HECEYİ SESLERE,
KELİMEYİ HECELERE AYIRMAYI BİLMİYOR!

TÜRKİYE'NİN YABANCI DİL EĞİTİMİNDE
KÖK VE GÖVDE YOKTUR,
BİZ SADECE DALLAR VE YAPRAKLARLA UĞRAŞIYORUZ!
...

SES - HECE - KELİME - CÜMLE

BİZ DİL EĞİTİMİNE ORTADAN BAŞLIYORUZ!
İLİMDE VE BİLİMDE BÖYLE BİR ŞEY OLMAZ...

...

İNGİLİZCE, ALMANCA, RUSÇA... ;
VURGU ZAMANLI DİLLERDİR.

VURGULU HECEYİ ÖĞRENMEK ELZEMDİR,
ÇOK ÖNEMLİDİR!

VURGULU HECEYİ BİLMEK İÇİN HECELEMEYİ ÖĞRENMEK ELZEMDİR, ÇOK ÖNEMLİDİR!

OKULLARDA KELİMELERİ, HECELERE AYIRMA ÖĞRENİL-MEDİĞİ İÇİN VURGU ZAMANLI DİLLERİ ÖĞRENMEK ÇOK AMA ÇOK ZORDUR!
...

'EĞİTİM ve ÖĞRETİM' DİYE BİR ŞEY OLMAZ!

YA 'EĞİTİM' OLUR YA DA 'ÖĞRENİM ve ÖĞRETİM'
 
EĞİTİM = ÖĞRENİM ve ÖĞRETİM
(EDUCATION = LEARNING and TEACHING)
=
ÖĞRENİM ve ÖĞRETİM = EĞİTİM
(LEARNING and TEACHING = EDUCATION)

...

TÜRKÇE'DE /w/ SESİNİ ÖĞREN-MİYORUZ!
(WURGU, AWUKAT, NEWRUZHAWLU, SAWRUL...)

TÜRKÇE'DE /tş/ SESİNİ ÖĞREN-MİYORUZ!
(KATŞTI, GETŞTİ, SETŞTİ...)

TÜRKÇE'DE /dj/ SESİNİ ÖĞREN-MİYORUZ!
(NEDJLA, NEDJDET, VİDJDAN...)

TÜRKÇE'DE /ng-nk/ SESİNİ ÖĞREN-MİYORUZ!
(HANGİ-KANKA, MANGAL, KANGAL, SANKİ...)

TÜRKÇE'DE OLAN /İ/ SESİNİ ÖĞREN-MİYORUZ!
(BAİ, KIİMAK, OİNA, AİŞE...)

TÜRKÇE'DE OLAN /th/ SESİNİ ÖĞREN-MİYORUZ!
(FETHİYE, SATHI, METHETMEK...)

TÜRKÇE'DE YUMUŞAK G HARFİNİN GÖREVİNİ BİLMİYORUZ!.. 
(EYİTİM, DEİNEK, DEYİŞİM...)
...

TÜRKÇEDE BİLE SES BİLİNCİNİ VEREN, VURGU BİLİNCİNİ VEREN SÖZLÜK YOK!

TÜRKÇE ÖĞRENİRKEN BİLE SES BİLİNCİ YOK, VURGU BİLİNCİ YOK!

TÜRÇEDE KAÇ TANE 'SES' OLDUĞUNU BİLEN YOK!

TÜRÇEDE SES VE VURGU BİLİNCİNİ ÖĞRENMEDİĞİMİZ İÇİN YABANCI DİLDE DE SES VE HECE BİLİNCİNİN OLMADIĞINI SANIYORUZ!
SES VE HECE BİLİNCİ YOKMUŞ GİBİ HAREKET EDİYORUZ!
...

SES BİLİNCİ YOK!
HECE BİLİNCİ YOK!
VURGU BİLİNCİ YOK!
SÖZLÜK KULLANMA BİLİNCİ YOK!

SES, DİLİN MAYASI;
DİL, EĞİTİMİN MAYASIDIR!

TÜRKİYE'NİN EĞİTİM SİSTEMİNDE MAYA BOZUK OLDUĞU İÇİN
ÖĞRENME-ÖĞRETME BOZUKTUR...

SES BOZUK, DİL BOZUK, EĞİTİM BOZUK...

OKULLARDA SES BİLİNCİ VERİLMEDİĞİ İÇİN ANADİL VE YABANCI DİL ÖĞRENİMİ BOZUKTUR, DİL ÖĞRENİMİ BOZUK OLDUĞU İÇİN EĞİTİM ÇÖKMÜŞTÜR...

...

SES BİLİNCİNİN VERİLMESİ = YERLİ
TÜRKÇE TEMELLİ ÖĞRENME = MİLLİ

EĞİTİMİN KÖKLERİ SES BİLİNCİ İLE BESLENİR,
EĞİTİMİN GÖVDESİ TÜRKÇE TEMELLİ EĞİTİM İLE GELİŞİR...

EĞİTİMİN YERLİ OLMASI İÇİN TOHUMUN YERLİ OLMASI GEREK...
EĞİTİMİN TOHUMU SES'TİR, SES BİLİNCİDİR!
ANCAK OKULLARDA SES BİLİNCİ VERİLMİYOR... TOHUM YERLİ DEĞİL.

EĞİTİMDE MİLLİ OLMAK DEMEK KENDİ DİLİNDE (TÜRKÇE) DÜŞÜNMEK, ÖĞRENMEK DEMEKTİR...
ANCAK YABANCI DİLDE EĞİTİM ÜLKEMİZİN HER YERİNİ İŞGAL ETMİŞ... EĞİTİM MİLLİ DEĞİL.

KÖK (SES BİLİNCİ) VE GÖVDE (TÜRKÇE
KÖK VE GÖVDE SAĞLAM OLMAZ İSE NE YAPARSAN YAP DALLAR ZAYIF HATTA ÇÜRÜK OLUR! 

...

SES, SES, SES
SES BİLİNCİ, SES BİLİNCİ, SES BİLİNCİ
SES TEMELLİ DİL

...

NEDEN GOOGLE "SESLETİM.COM"A ERİŞİMİ ZORLAŞTIRIYOR?
NEDEN İNSANLAR RAHAT RAHAT "SESLETİM.COM"
A ULAŞAMIYOR?

''BİLİM DÜNYASI ÖNE SÜRÜLEN HER TÜRLÜ YENİ FİKİR VE TARTIŞMAYI SANSÜRLEMEKTEDİR. NASIL MI? İNTERNETTE VE MEDYADA KURDUKLARI GÖRÜNMEZ BİR AĞ İLE. İŞLERİNE GELENİ YAYINLAYIP İŞLERİNE GELMEYENİ SINIRLAYAN BİR SİSTEM KURMUŞLAR KENDİLERİNE.''

(ALİCE DREGER)
...

İNANMASI ÇOK ZOR AMA; TÜRKÇE, İNGİLİZCE, ALMANCADA...
TÜM KELİMELER YANLIŞ TELAFFUZ EDİLİYOR
!

DİL; KENDİNİ BİZE ÖĞRETMEYEREK, SEVDİRMEYEREK
EN ACI ŞEKİLDE İNTİKAMINI ALIYOR
!
TÜRKİYE'DE DİLİN DOĞASINA (SESİNE) SALDIRI VARDIR,
SAYGISIZLIK VARDIR
!
ADETA DİLİN DOĞASI (SESLERİ) KATLEDİLMİŞTİR,
VE BU HALA DEVAM ETMEKTEDİR
!
EĞER BİR CANLININ TABİATINI (SESİNİ) YOK EDERSEN,
ODA SENİ YOK EDER
!
DİL (SES) CANLIDIR; DİLİN CANINA (SESİNE) MÜDAHALE EDERSEN,
O DA SENİN ÜLKENE MÜDAHALE EDER
!
DİLİN DOĞASI 'SES'TİR, SES OLMADAN DİL OLMAZ!
MATEMATİĞİN DOĞASI 'SAYI'DIR, SAYI OLMADAN MATEMATİK OLMAZ!
İKİYE ÜÇ DİYEMEZSİN, A'YA DA E DİYEMEZSİN
!..
A'YA E DER İSEN, İKİYE ÜÇ DEMİŞ OLURSUN
!..
OKULLARIMIZDA 'SES BİLİNCİ' VERİLMİYOR!..
SES YOKDİL YOK, EĞİTİM YOK!
...

HALA İNGİLİZCE AĞIRLIKLI EĞİTİM YA DA
YABANCI DİLLE ÖĞRETİM YAPALIM DİYENLERE
SES-LENİYORUM
...

İNGİLİZCE AĞIRLIKLI ÖĞRETİM YA DA YABANCI DİLDE EĞİTİM YAPMAK;
EN BAŞTA ANADOLU TOPRAKLARINA (TÜRKÇE, KÜRTÇE...) İHANETTİR...
TÜRKÇE, KÜRTÇE... İNGİLİZCEYE ESİR DÜŞMÜŞTÜR!


TÜRKİYE'NİN EĞİTİM SİSTEMİNİ
YILLARDIR İÇİMİZDEKİ İNGİLİZ AKLI YÖNETİYOR...

ADAMLAR İNGİLİZCEYİ RESMEN SİLAH OLARAK KULLANIYOR!
BEYİNLER SÖMÜRÜLÜYOR, HATTA ÖLDÜRÜLÜYOR...

"EĞİTİMDE İNGİLİZ DARBESİ"
"EĞİTİME İNGİLİZCE İLE DARBE"


YABANCI DİL AĞIRLIKLI MÜFREDAT İLE 5. SINIFA İNGİLİZCE ÖĞRETME YALANI, DOLANI, DARBESİ...


HAZIRLIK SINIFLARI AÇTIK OLMADI;
ANADOLU LİSELERİ AÇTIK OLMADI;
BİR SÜRÜ DERSLİK YAPTIK OLMADI
;
BİR SÜRÜ ÖĞRETMEN ALDIK OLMADI;
BİR SÜRÜ ÖZEL OKUL AÇTIK OLMADI;
İNGİLİZCEYİ ANAOKULUNA KADAR İNDİRDİK OLMADI;
YABANCI DİLDE EĞİTİM YAPTIK OLMADI;
YURT DIŞINA ÖĞRENCİ-ÖĞRETMEN-HOCA GÖNDERDİK OLMADI;

İNGİLİZLERDEN TONLARCA KİTAP ALDIK OLMADI...
NE YAPSAK OLMUYOR!

BİRİLERİ TÜRKİYE (TÜRKÇE) İLE GERÇEKTEN DALGA GEÇİYOR...
İNGİLİZLER BİZE HER TÜRLÜ KALLEŞLİĞİ YAPTI;
BİZ HALA ONLARA AKIL DANIŞIYORUZ!

DÜNYADA YABANCI DİL AĞIRLIKLI EĞİTİM ANCAK VE ANCAK SÖMÜRÜLEN ÜLKELERDE VARDIR...


ÜLKEMİZDE BIRAKIN BAŞKA DERSİ; ANADİL TÜRKÇE ÖĞRENİLMİYOR, DENETLENMİYOR! TÜRKÇE YOK...

BİLİM DİYOR Kİ: "ÇOCUKLARINIZA ANADİLİNİ (TÜRKÇE...) EN İYİ BİÇİMDE ÖĞRET, GERİSİ KENDİLİĞİNDEN GELİR..."

ANCAK ÜLKEMİZDE TÜRKÇE ÖĞRETİLME-MEKTEDİR
...

HER ŞEY TÜRKÇE (ANADİL) ÖĞRENİMİNE BAĞLIDIR
!
TÜRKÇE ÖĞRENİMİ OLMADIĞI İÇİN, EĞİTİM ÇÖKMÜŞTÜR...

"SES BİLİNCİ"
"SES TEMELLİ DİL"
"TÜRKÇE TEMELLİ EĞİTİM"

NEDEN ÜLKEMİZDE TÜRKÇEYİ BİTİRDİLER?

TÜRKÇEYE NE KADAR DEĞER VERİR İSEN,
EĞİTİM O KADAR YERLİ VE MİLLİ OLUR...

TÜRKÇEYE DEĞER VERİLMEDİĞİ İÇİN,
EĞİTİM YERLİ VE MİLLİ DEĞİLDİR!
...

YABANCILAR VE YERLEŞİK DÜZEN YILLARCA TÜRKİYE'NİN SESİNİ=DİLİNİ=EĞİTİMİNİ SÖMÜRDÜ;

TÜRKİYE'DE SES BİLİNCİ VE TÜRKÇE ÖĞRENİMİ ÇÖKMÜŞTÜR, BİTMİŞTİR
!

ARTIK BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR IŞIĞINDA SES BİLİNCİ VE DİL EĞİTİMİ OKULLARIMIZDA VERİLMELİDİR, VERİLECEKTİR...
...

"YERLİveMİLLİTÜRKİYE"

= 
"SESBİLİNCİ
veANADİLTÜRKÇE
BİLİNCİ"
...

DEVLETİ YÖNETEN İNSANLARIN 
TOPLUM ÖNÜNDE YABANCI DİLDE (İNGİLİZCE...) KONUŞMASI
KESİNLİKLE YERLİ VE MİLLİ DEĞİLDİR!
...

CUMHURBAŞKANI R. TAYYİP ERDOĞAN
 

"Eğitimi öğrenci formatlama veya adam devşirme aracı olarak gören zihniyetlere karşı yürüttüğümüz mücadele, gerçekten çok zorlu geçti. Bugün eğitimde köklü bir değişim için çok daha uygun bir zemine ve şartlara sahip olduğumuza inanıyorum."

Değerler eğitiminin eğitim sisteminin merkezine yerleştirilmesi gerektiğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çünkü bu konuda alarm zillerinin çaldığını duyabiliyoruz. Gençlerimiz anasınıfından, üniversite eğitiminin sonuna kadar, 17-18 yıllık bir eğitim sürecinden geçiyor. Bu uzun dönemin sonunda gençlerimiz diline, tarihine, ecdadına, kültür ve medeniyetine yabancı bir şekilde hayata atılıyorsa, burada çok ciddi bir sorun var demektir. Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir eğitim sisteminde böyle bir arızi durumun bulunduğunu sanmıyorum. Bu konuda çocuklarımızı, gençlerimizi suçlamayacağız. Dönüp, kendimizi sorgulayacağız ve hakikati böyle bulacağız. Elbette ilim Çin´de de olsa, Amerika´da da olsa gidip alacağız ama bunu yaparken kendi özümüzden kopmayacağız" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerlilik ve milliliğin, her konuda olduğu gibi eğitimde de temel ilke olması gerektiğini ifade ederek, gelecek dönemin, bu konuda gereken adımların hep birlikte atılacağı farklı bir dönem olacağını kaydetti.

 
20.03.2016  (www.meb.gov.tr)

...

BAŞBAKAN AHMET DAVUTOĞLU

 

''KENDİ ANA DİLİNİ İYİ ÖĞRENEMEYEN BİRİ DE
DİĞER DİLLERE VAKIF OLAMAZ
"


Türkçe öğretmenlerine seslenen Davutoğlu, Türkçenin çok güzel öğretilmesi gerektiğini, matematik ve Türkçe eğitiminin yan yana gittiğini, matematiksel düşünce öğrenemeyenin dil eğitiminin zayıf olduğunu, dilini bilmeyenin matematiği de bilemeyeceğini çünkü her şeyin kavramsal çerçeveyle anlatıldığını söyledi.

1980'lerde bir grup İngilizce öğretmenin, "Türkiye'de iyi eğitim verilsin, lisanı iyice öğrensin Türkiye'de öğretmenlik yapsın" diye yurt dışına gönderildiğini, ancak istenilen verimin alınamadığını anımsatan Davutoğlu, İngiltere'den gelen raporda ise bu durumla ilgili "Maalesef öğretmenlerinize İngilizce öğretmekte zorluk çektik. Sebebini araştırınca fark ettik ki kendi dillerini iyi öğrenememişler" açıklamasının yapıldığını aktardı. 

Başbakan Davutoğlu, "Bir dili öğrenemeyen diğer dili öğrenemez. Kendi ana dilini iyi öğrenemeyen biri de diğer dillere vakıf olamaz."

31 Mart 2016

...


YERLİ VE MİLLİ TÜRKİYE İÇİN SES BİLİNCİ, SES TEMELLİ DİL, VE
ANADİL TEMELLİ ÖĞRENİM OLMAZSA OLMAZDIR!

...

HARF TEMELLİ DİL, YABANCI DİLDE EĞİTİM VE
 YABANCI DİL AĞIRLIKLI ÖĞRENİM TÜRKİYE'YE İHANETTİR
...

YABANCI DİLDE EĞİTİM DEMEK, SÖMÜRGECİLİK DEMEKTİR...

YABANCI DİLDE EĞİTİM İLE TÜRKİYE'NİN BEYNİ SÖMÜRÜLÜYOR... 


DÜNYADA EĞİTİM DİLİNİ İNGİLİZCE YAPARAK; YABANCI DİL, MATEMATİK, FEN, TARİH... ÖĞRENME-ÖĞRETME YÖNTEMİ YOKTUR, OLAMAZ!

SÖMÜRGELER HARİÇ DÜNYADA HİÇBİR ÜLKEDE BÖYLE BİR YABANCI DİL, MATEMATİK, FEN, TARİH... ÖĞRENME YÖNTEMİ YOKTUR, OLAMAZ!

ÜLKEMİZDE YABANCI DİL ÖĞRENME YALANI ARTIK KREŞ VE   ANAOKULUNA KADAR İNMİŞTİR... ÇOK KÜÇÜK YAŞLARDA ÇOCUKLARIMIZIN BEYİNLERİ YABANCI DİLLE ZEHİRLENMEKTEDİR!

YABANCI DİL ANAOKULUNA İNDİĞİ ZAMAN NE TÜRK, ÇOCUĞU İLE TÜRKÇE KONUŞABİLECEK; NE KÜRT, ÇOCUĞU İLE KÜRTÇE KONUŞABİLECEK!

FRANSIZLAR, CEZAYİR'DE AYNISINI YAPTI, ARAPÇA BİTTİ. CEZAYİR'DE GAZETELER BİLE FRANSIZCA ÇIKIYOR!

ÖĞRENİM DİLİ İNGİLİZCE OLAN YA DA YABANCI DİL AĞIRLIKLI ÖĞRENİM YAPAN ÜNİVERSİTE, LİSE, ORTAOKUL, İLKOKUL, ANAOKULU; TÜRKİYE'NİN ÜNİVERSİTESİ, LİSESİ, ORTAOKULU, İLKOKULU, ANAOKULU ARTIK DEĞİLDİR! BİLEREK YA DA BİLMEYEREK BAŞKA ÜLKELERE HİZMET ETMEKTEDİRLER!

(GAZİ MUSTAFA KEMAL VE OKTAY SİNANOĞLU'NUN DEDİĞİ GİBİ)
YABANCI DİLLE EĞİTİM YAPAN YA DA YABANCI DİL AĞIRLIKLI ÖĞRENİM YAPILAN OKULLARDAN UZAK DURULMALIDIR...

BÜYÜK TÜRKİYE İÇİN SES TEMELLİ DİL VE ANADİL TEMELLİ ÖĞRENİM YAPAN OKULLAR TERCİH EDİLMELİDİR...

...

HARF TEMELLİ DİL
 ve YABANCI DİLDE EĞİTİM SİSTEMİ
YERLEŞİK DÜZEN TARAFINDAN TÜRKİYE'NİN BAŞINA ÖRÜLEN EN BÜYÜK BELADIR... ŞU AN EĞİTİM SİSTEMİNDE DÜŞÜNMEKTE, ÜRETMEKTE ZORLANAN; HATTA DÜŞÜNEMEYEN, ÜRETEMEYEN BİREYLER VARDIR! EN BASİT ANLAMDA TÜRKİYE'DE EĞİTİM BİTMİŞTİR... FİİLEN ÜÇ MAYMUN OYNANMAKTADIR. GÖRMEDİM, DUYMADIM...

ANCAK
;

SES TEMELLİ DİL ve ANADİL TEMELLİ EĞİTİM SİSTEMİ İLE TÜRKİYE'DE
ÇOK YAKIN ZAMANDA MİLLETİN DÜZENİ OLUŞACAKTIR...
...


BİR ÜLKEDE SES TEMELLİ DİL VE ANADİL TEMELLİ EĞİTİM YOK İSE; ORADA ALTYAPI, ÖZ, ANA UNSUR, TEMEL YOKTUR!..

TÜRKİYE'DE DİL EĞİTİMİ SES TEMELLİ YAPILMADIĞI İÇİN ANADİL TEMELLİ EĞİTİM ZAYIFTIR...

SES TEMELLİ DİL VE ANADİL TEMELLİ EĞİTİMİN ZAYIF OLDUĞU YERLERDE
, BİR VİRÜS GİBİ YABANCI DİLDE EĞİTİM ORTAYA ÇIKAR... 

TÜRKİYE
'DE SES TEMELLİ DİL VE ANADİL TEMELLİ EĞİTİM YAPILMADIĞI İÇİN EĞİTİM VE EĞİTİMCİLER BAŞARILI DEĞİLDİR...

TÜRKİYE DEVLETİ EĞİTİMİ DÜZELTMEK İÇİN YABANCI DİLLE EĞİTİMİ ÜLKEMİZDEN HEMEN KOVMALI, TEORİDE OLMAYIP PRATİKTE OLAN HARF (ŞEKİL) TEMELLİ DİL EĞİTİMİNDEN HEMEN VAZGEÇMELİ, KURTULMALIDIR...


DÜNYADA ASIL, ÖZ, TEMEL, ESAS, (GEÇERLİ) OLAN;

SES TEMELLİ DİL, VE ANADİL TEMELLİ EĞİTİM BİLİNCİDİR...


...

 
ÜLKEMİZDE SES TEMELLİ CÜMLE (DİL) YÖNTEMİ GERÇEK ANLAMDA 
UYGULANMAMAKTADIR, DENETLENMEMEKTEDİR!
 
ÖĞRETMENLERİMİZ, HATTA DENETLEYENLER DİLİ MEYDANA GETİREN SESLERİ BİLMEDİKLERİ İÇİN; SES BİLİNCİ OKULLARIMIZDA VERİLMEMEKTEDİR, DENETLENMEMEKTEDİR!
 
SESLERİN BİLİNMEDİĞİ, SES BİLİNCİNİN OLMADIĞI TÜRKİYE GİBİ ÜLKELERDE SES TEMELLİ CÜMLE (DİL) YÖNTEMİ ANCAK RÜYADA UYGULANIR...
 
SONUÇ OLARAK, TÜRKİYE'DE SES TEMELLİ CÜMLE (DİL)YÖNTEMİNİN NE ANLAMA GELDİĞİ BİLE BİLİNMEMEKTEDİR...
 
 
 OKULLARDA SESLER ÖĞ-RE-NİL--YOR, ÖĞ-RE-TİL-Mİ-YOR...
SES BİLİNCİNİN VERİLİP VERİLMEDİĞİ DE-NET-LEN--YOR...
 
DİL EĞİTİMİNDE SESLER ÖĞRENİLMEDİĞİ İÇİN
TEMEL, ALTYAPI ÇOK ZAYIF...
 
DERSLERDE SES YOK TEMELLİ CÜMLE YÖNTEMİ UYGULANMAKTADIR! ŞAKA GİBİ...
 
 
... 
 
 
SESTEMELDİL
(SESÖĞRENİMİ=DİLÖĞRENİMİ) 
 
ANADİLTEMELEĞİTİM 
 (ANADİLÖĞRENİMİ=EĞİTİM)
 
 ...
 
TÜRKİYE'DESESÖĞRENİMİYOK,DİLÖĞRENİMİYOK;
 
TÜRKİYE'DEANADİLÖĞRENİMİYOK,EĞİTİMYOK!..
 
...
 
GELİŞMİŞ ÜLKELER DİL, FEN, MATEMATİK... EĞİTİMİNDE SES TEMELLİ CÜMLE (DİL) YÖNTEMİ VE YAPILANDIRICI YAKLAŞIMI ETKİN BİÇİMDE KULLANMAKTADIR...
 
ANCAK TÜRKİYE DİL, FEN, MATEMATİK... EĞİTİMİNDE SES TEMELLİ CÜMLE (DİL) YÖNTEMİ VE YAPILANDIRICI YAKLAŞIMI ÇOK ZAYIF BİÇİMDE (ETKİSİZ) KULLANMAKTADIR...
 
SES TEMELLİ CÜMLE (DİL) YÖNTEMİ VE YAPILANDIRICI YAKLAŞIM EĞİTİMİN ANASI VE BABASIDIR!
EĞİTİMİN ÇOCUKLARI İSE DİL, FEN VE MATEMATİK ÖĞRENİMİDİR...
 
 
...
   
 
TÜRKİYE'DE SES TEMELLİ CÜMLE YÖNTEMİ DOĞRU UYGULANMAMAKTADIR, DENETLENMEMEKTEDİR!
 
BIRAKIN YÖNTEMİ, TEKNİĞİ; OKULLARIMIZDA ANADİL VE
YABANCI DİLE AİT SESLER BİLE GÖSTERİLMİYOR, ÖĞRETİLMİYOR!
 
SES TEMELLİ CÜMLE (DİL) YÖNTEMİ DOĞRU YAPILMADIĞI SÜRECE
 TÜRKİYE'DE EĞİTİMİN DÜZELMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR... 
 
...
 
 
TÜRKİYE'DE YANLIŞ ANADİL VE YABANCI DİL EĞİTİMİ YÜZÜNDEN DİNLEME, KONUŞMA, OKUMA, YAZMA, DÜŞÜNME, SORGULAMA, ANLAMA, ANALİZ-SENTEZ YAPMA, DEĞERLENDİRME, SORUN ÇÖZME BECERİLERİ İNANILMAZ DERECE ZAYIFTIR... 
 
YANLIŞ DİL EĞİTİMİNDEN DOLAYI DÜŞÜNEN, ANLAYAN, SORGULAYAN, ARAŞTIRAN, SORUN ÇÖZEN BİREYLER YETİŞMEMEKTEDİR...
 
BU DA TÜRKİYE'DE ANADİL VE YABANCI DİL EĞİTİMİNDE CİDDİ SORUNLAR OLDUĞUNU GÖSTERMEKTEDİR...
 
ARTIK MİLLİ EĞİTİM BAKANI NABİ AVCI BİLE 
DİL EĞİTİMİNİN YANLIŞ YAPILDIĞINI SÖYLEMEKTEDİR... 
 
 
 

Bakan Avcı, “Öğrencilerimize ana dillerini, Türkçeyi yeterince öğretemediğimiz için yabancı dillerin öğretiminde de zorluk yaşıyoruz. Türkçe öğretimini ciddiyetle gözden geçirmeye ihtiyacımız var ve geçiriyoruz” dedi.

 

Avcı, “Uluslararası Dil Eğitimi Konferansı”nda ele alınacak dil öğretimi konusunun, Türkiye eğitim sisteminin en önde gelen meselelerinden biri olduğunu da belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

 

Öğrencilerimize ana dillerini, Türkçeyi yeterince öğretemediğimiz için yabancı dillerin öğretiminde de eğitiminde de zorluklar yaşıyoruz. Artık her yerde ve her fırsatta sorulur hale gelen Neden yabancı dil öğrenemiyoruz veya öğretemiyoruz?’ sorusunun cevabını ararken bakmamız gereken yerlerden birisi de bu. Okullarımızdaki Türkçe öğretimini ciddiyetle gözden geçirmeye ihtiyacımız var ve geçiriyoruz. Öğrencilerimiz 30 soruluk bir Türkçe testindeki soruların çoğunu doğru cevaplandırabiliyorlar fakat düzgün, etkili birkaç cümle yazamıyorlarsa dikkatlerimizi Türkçe eğitimine yöneltmeli, yöntemlerimizi gözden geçirmeliyiz.”

 

Avcı, birkaç yüz kelimeden ibaret bir Türkçeyle çocukluğun sonsuz alemine hitap etmenin, onları etkilemenin, onların ilgilerini dildeki nüanslara, inceliklere, benzetmelere çekmenin mümkün olmadığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

 

Bizim, Yunus Emrenin, Evliya Çelebinin, Dede Korkutun ışıltılı Türkçesine ihtiyacımız var. Bilmeliyiz ki Türk edebiyatının bin yıllık muazzam birikimi, Türkçe eğitimini cazip kılacak hazine değerinde bir kaynaktır. Türkçe öğretimi, bir alanın, bir bilim alanının sınırları içine hapsedilmemelidir. Bütün öğretmenlerimizin, Türkçeyi etkili ve verimli, güzel kullanmaları ve öğrencilerimizi de bu konuda dikkatle takip etmeleri zaruridir. Yabancı dil öğretmenlerimizin de Türkçeyi iyi bilip kullanmaları, inanıyorum ki yabancı dil öğretmede makus talihimizi değiştirecektir. Dil öğretimi ve aslında bütün eğitimimiz hayata dair, hayatla yakın ve hayatla iç içe olmalıdır.

 

(11 Haziran 2014)

 
...
 
 
DİL = SES 
 
 ...DİL EŞİTTİR SES...
...DİL, SESLERDEN MEYDANA GELİR...
...DİLİN TEMELİ, ÖZÜ SES BİLİNCİDİR...
...SESLER DİLİN TOHUMUDUR...
...SESLER ÖĞRENİLMEDİĞİ İÇİN TÜRKİYE'DE DİL ÖĞRENİLMİYOR...
...SESLER ÖĞRETİLMEDİĞİ İÇİN TÜRKİYE'DE DİL EĞİTİMİ BERBAT...
 
EN ACIKLI DURUM İSE, MAARİF MÜFETTİŞLERİ (ESKİ ADIYLA EĞİTİM DENETMENLERİ) BERBAT DİL (SES) EĞİTİMİNE RESMEN GÖZ YUMMAKTADIRLAR... BU ORTAMDA MAARİF MÜFETTİŞLERİ DE MUTLAKA DENETLENMELİ... ANLAYACAĞINIZ TÜRKİYE, YUKARIDAN-AŞAĞIYA YANLIŞ EĞİTİM SİSTEMİ İLE BAŞ BAŞA...   
 
 
TÜRKİYE'DE SES BİLİNCİ VERİLMEDİĞİ İÇİN DİL ÖĞRENİLEMİYOR, 
 SADECE ÇOCUKLARIMIZA DİL EZBERLETİLİYOR...
 
 
DİYECEKSİNİZ Kİ BİR SÜRÜ 'OKUMUŞ' İNSAN ÇOCUKLARIMIZA
DİL Mİ EZBERLETİYOR?  EVET...
EĞİTİMİ DENETLEYENLER DE YILLARDIR BU DURUMUN FARKINA VARAMADILAR... GERÇEKTEN TUHAF VE ACIKLI... 
 
DENETİM BÖYLE OLURSA EĞİTİM NASIL OLUR? SİZ TAHMİN EDİN... 
 
 
 EĞİTİMİN TEMELİNİ DİL (SES) EĞİTİMİ OLUŞTURUR... 
BİR ÜLKEDE DİL (SES) EĞİTİMİ SAĞLAM YAPILMIYORSA,
O ÜLKEDE EĞİTİM ÇÜRÜMEYE MAHKUMDUR!
 
MEB, YAZILI VE SÖZLÜ UYARILARA RAĞMEN BU KONUDA ADIM ATMAMAKTADIR... BAŞINA BUYRUK HAREKET ETMEKTEDİR...
  
 
 ...
 
 
 
TÜRKİYE'DE 'SES TEMELLİ DİL EĞİTİMİ' RESMEN YOK, RESMEN
 
YAPILMAMAKTADIR!
 
 
TÜRKİYE SES BİLİNCİ VE DİL BİLİNCİ ÇOK ZAYIF BİR ÜLKE!
 
 
SES BİLİNCİ VE DİL BİLİNCİ ZAYIF OLAN TOPLUMLARDA
 
ÖNCE BİLİNÇ SONRA HAFIZA ÇOK ZAYIFTIR! 
 
...
 
 

HALA ÜLKEMİZDE ORTAÖĞRETİM VE ÜNİVERSİTELERDE

İNGİLİZCE, ALMANCA, FRANSIZCA HAZIRLIK SINIFLARI VARDIR; 

GÖZ GÖRE GÖRE YILLARDIR ÇOCUKLARIMIZI ZEHİRLİYORUZ,

EN ACI VE UTANÇ VERİCİ TARAFI İSE BUNUN EN GÖZDE

OKULLARIMIZDA YAPILIYOR OLMASI!

 

...  

 

HARF TEMELLİ DİL ÖĞRENİMİNE 'HAYIR',

HAZIRLIK SINIFLARINA 'HAYIR', 

YABANCI DİLLE EĞİTİME 'HAYIR'!

 

SES TEMELLİ DİL ÖĞRENİMİNE 'EVET',

ANADİL TEMELLİ EĞİTİME 'EVET'! 

 

...

 

  ANADİL VE YABANCI DİL EĞİTİMİNDE
 
YILLARDIR PİS (SESSİZCE) OYUN OYNANARAK
 
TÜRKİYE'NİN BAŞINA GERÇEK ÇUVAL GEÇİRİLMİŞTİR!
 
 
ANADİL VE YABANCI DİL EĞİTİMİ SES BİLİNCİ VERİLMEDEN
 
YAPILARAK YABANCI DİLDE EĞİTİMİN ÖNÜ RAHATÇA AÇILMIŞTIR!
 
 
ŞEKİL (HARF) TEMELLİ DİL ÖĞRENME VE YABANCI DİLDE EĞİTİM
 
YAPILARAK TÜRKİYE'NİN ANADİLİNE RESMEN
 
ÇUVAL GEÇİRİLMİŞTİR! 
 
  
 BİR ÜLKENİN ANADİLİNE ÇUVAL GEÇİRİLMİŞ İSE,
 
 ARTIK ORASI SÖZÜN BİTTİĞİ YERDİR!..
 
 

TÜRKİYE'DE SES ÖĞRENİMİ, ANADİL ÖĞRENİMİ TEPETAKLAK

OLDUĞUNDAN MİLLİ EĞİTİM YOLUNU ŞAŞIRMIŞ DURUMDADIR!

 

SES ÖĞRENİMİ, TÜRKÇE ÖĞRENİMİ NE KADAR SAĞLAM OLURSA;

MİLLİ EĞİTİM O KADAR SAĞLAM OLUR...

 

SES ÖĞRENİMİ, TÜRKÇE ÖĞRENİMİ NE KADAR SAĞLAM OLURSA;

YABANCI DİL, MATEMATİK, FEN... EĞİTİMİ O KADAR SAĞLAM OLUR...

 

SES ÖĞRENİMİ, TÜRKÇE ÖĞRENİMİ SAĞLAM OLURSA;

TÜRKİYE'NİN YILLARDIR KANINI EMEN YABANCI DİLDE EĞİTİM

YOK OLUR, ARTIK ÜLKEMİZDE YAŞAYAMAZ!..

 

SES ÖĞRENİMİ YOK, SES ÖĞRENİMİNİN DENETİMİ HİÇ YOK;

TÜRKÇE ÖĞRENİMİ YOK, TÜRKÇENİN DENETİMİ HİÇ YOK!.. 

 

BU ÜLKEDE MİLLİ EĞİTİM BU KADAR MI BAŞI BOŞ; 

BU KADAR MI DENETİMSİZ!.. 

 

... 
 
 
100.000 DEN FAZLA FONETİK (SES) ARAŞTIRMA
 
50 DEN FAZLA DENEYLİ FONETİK (SES) ARAŞTIRMA
 
SES ÖĞRENİMİNİN DİL EĞİTİMİNDE OLMAZSA OLMAZ
 
OLDUĞUNU GÖSTERMEKTEDİR, SÖYLEMEKTEDİR!..
 
 
TÜM DÜNYANIN GÖRDÜĞÜ, DUYDUĞU BİLİMSEL ARAŞTIRMALARI
 
TÜRKİYE NASIL GÖRMEZ, NASIL DUYMAZ!..
 
NEDEN GÖRMEZ, NEDEN DUYMAZ!.. 
 
BU KADAR BİLİMDEN UZAK BİR ÜLKE OLAMAZ, OLMAMALI... 
 
...
 
TÜRKİYE'DE EN BÜYÜK YOLSUZLUK, HIRSIZLIK
 
DİL (SES) EĞİTİMİNDE OLMAKTADIR!.. 
 
 
  ...
GELİŞMİŞ ÜLKELERDE 'SES' DENİLİNCE
TEMEL, ÖZ, ANA UNSUR AKLA GELİYOR;
 
TÜRKİYE'DE İSE 'SES' DENİLİNCE
SADECE TELAFFUZ AKLA GELİYOR!.. 
 
...
 
SES EŞİTTİR TELAFFUZ DEĞİLDİR,
 
SES EŞİTTİR DİL!..
 
... 
 
 SES TEMELLİ ANADİL ve YABANCI DİL EĞİTİMİ
 
TEORİDE (kitaptaVAR, UYGULAMADA (dersteYOK!..
 
 
MEB BUNUN ÜZERİNE NEDEN GİTMİYOR, GİDEMİYOR!..
 
 
ÖĞRETMENLERİN 'SES' EĞİTİMİNİ
NEDEN YAPAMADIKLARINI AZ ÇOK AKLIM ALIYOR;
ANCAK MEB VE DENETMENLERİN 'SES' ÖĞRENİMİNİ
NEDEN DENETLEYEMEDİKLERİNİ HİÇ AKLIM ALMIYOR!..
 
'HARF' ÖĞRENİLMEDEN YAZMA OLMAZ,
'SES' ÖĞRENİLMEDEN KONUŞMA-DİNLEME-OKUMA-YAZMA OLMAZ!..
 
HARF, YAZININ TEMELİ;
SES, DİLİN TEMELİDİR.
 
HARF, İLE YAZI ÖĞRENİLİR;
SES, İLE DİL ÖĞRENİLİR.
 
TÜRKİYE, HARFLERE ÖNEM VERİYOR;
GELİŞMİŞ ÜLKELER, SESLERE ÖNEM VERİYOR!..
 
TÜRKİYE, ŞEKİL (HARF) İLE UĞRAŞIYOR;
GELİŞMİŞ ÜLKELER, İÇERİK (SES)  İLE UĞRAŞIYOR!.. 
 
TÜRKİYE'DE HERKES HARFLERİ BİLİYOR,
ANCAK KİMSE SESLERİ BİLMİYOR!.. 
 
BİLİMDE SES=DİL OLMASINA RAĞMEN
TÜRKİYE'DE SESLER ÖĞRETİLMEMEKTEDİR!..
BU KADAR CEHALET GERÇEKTEN ÇOK FAZLA...
 
'HARF BİLİNCİ' VERİLMEZ İSE YAZI DİLİ OLMAZ,
'SES BİLİNCİ' VERİLMEZ İSE KONUŞMA DİLİ OLMAZ!.. 
  
SES ÖĞRENİMİ YAPILMADIĞI-DENETLENMEDİĞİ İÇİN
DİL ÖĞRENİMİ TÜRKİYE'DE YOKTUR VEYA ÇOK ZAYIFTIR!..
 
 DÜŞÜNÜN BİR DİLDE HARFLER YANLIŞ KULLANILSIN, NOKTALAMA İŞARETLERİ YANLIŞ KULLANILSIN ORADA KAOS ÇIKAR VE SİSTEM ÇÖKER!..
 
ANCAK BU ÜLKEDE SESLER YANLIŞ KULLANILIYOR, KİMSENİN GIGI ÇIKMIYOR!..
 
SES BİLİNCİ VERİLMEDİĞİ İÇİN DİL EĞİTİMİ SİSTEMİ ÇÖKMÜŞTÜR!.. 
 
DEVLET BÜYÜKLERİNE DUYURULUR...
 
...
 
RÜYAMDA GÖRDÜM SESLER DERSHANEDE!..
 
BU ARADA DERSHANE İŞİNE BEN DE İKİ LAF EDEYİM...
 

TÜRKİYE'DE DERSHANECİLİK DÜZENSİZLİĞİ;

TAMAMEN PARA ODAKLI,

ÜLKEYİ APTALLAŞTIRAN, ROBOTLAŞTIRAN, GERİYE KÖTÜREN,

SORGULATMAYAN, BİLİMDEN UZAKLAŞTIRAN, EZBERCİ BİR

DÜZENSİZLİKTİR!..

 

TÜRKİYE, BIRAKIN DİĞER DERSLERİ KENDİ DİLİNİ (TÜRKÇE) BİLE

ÖĞRETEMEYEN BİR ÜLKE KONUMUNDA DÜNYADA!..

 

TÜRKÇE, İNGİLİZCE... EĞİTİMİNDE BİLE BİR İŞE YARAMAYAN 

DERSHANELER

BU ÜLKEYE ZARARDAN BAŞKA NE VEREBİLİR Kİ!..

 

 ÖĞRENCİLERİ SIRAYA DİZMEYİ (SÖZDE BAŞARI SIRASI)

-DEVLETİN DE KATKISIYLA- KENDİLERİNE GÖREV EDİNMİŞLER...

DERSHANE NE SONUÇ NE SEBEP, BENCE PARA!..

 

ANCAK TÜM BUNLARIN BAŞ SORUMLUSU DEVLETTİR (MEB),

BURADA EN SON SUÇLANACAK KİŞİLER ÖĞRETMENLERDİR...

 

 

.........

 
 

SES

HECE

SÖZCÜK

CÜMLE

 
 
 
 

''ANADİL ve YABANCI DİL EĞİTİMİ''

=

''ANASES ve YABANCI SES ÖĞRENİMİ''

 

HER BİREY ANA UNSUR (SES) BİLİNCİ İLE 

İSTEDİĞİ DİLİ RAHATLIKLA ÖĞRENEBİLECEK!

/schwa.sesletim/

/su.ses.sayı/ 

........

Yillardır ayni cehalet, dedikodu ülkemizde sürüp gitmektedir. Yok yabancı dil eğitimi artık düzelecekmiş; yok anadil eğitimi uygulamada ses temelli artık yapılacakmış; yok 2013-2014 yilından itibaren yabancı dil eğitimi ilkokul 2. sınıftan itibaren başlayacağı için artık öğrenilecekmiş; yok konuşma ve dinlemeye ağırlık artık verilecekmiş; yok dilbilgisi ağırlıklı eğitim artık yapılmayacakmış; (sanki yapılıyormuş gibi!) 

yok 'ses eğitimi' okullarda öğretim programına uygun

artık verilecekmiş; hadi yaa! yok yaa...

bunları söyleyenler başta kendini kandırmaktadır,

sonra da bu milleti...

.........

ANADİL 'TÜRKÇE' 1. SINIFTA ÖĞRETİLMEYE BAŞLANDIĞI HALDE CİDDİ SIKINTILAR VARKEN, (TÜRKÇE ÖĞRENİMİ BİLE ÇOK YETERSİZ!

YABANCI DİL EĞİTİMİNİN 2. SINIFTAN İTİBAREN VERİLECEK OLMASI HİÇBİR ŞEYİ DEĞİŞTİRMEZ. DEĞİŞTİRECEK OLSAYDI BAŞTA TÜRKÇE VE EDEBİYAT EĞİTİMİ BU ÜLKEDE İSTENİLEN DÜZEYDE OLURDU.

ANADİL EĞİTİMİNDE BİLE BAŞARISIZLIK ORTADA İKEN YABANCI DİL EĞİTİMİNİN 2. VEYA 4. SINIFTAN İTİBAREN BAŞLAMASI,

ESASTA (SES ÖĞRETİMİ) DEĞİŞİKLİK YAPILMADIĞI SÜRECE 

BAŞARI GETİRMEZ.

ESASTA=TEMELDE=ÖZDE (SES) DEĞİŞİKLİKLİK OLMADIĞI SÜRECE HANGİ SINIFTAN BAŞLATIRSAN BAŞLAT DİL EĞİTİMİ (İSTER ANADİL OLSUN İSTER YABANCI DİL OLSUN) İSTENİLEN DÜZEYDE KESİNLİKLE OLMAZ. BUNUN OLACAĞINI DÜŞÜNMEK BİLE EN BASİT ANLAMDA SAFLIKTIR!

ANADİLİNİ BİLE ÖĞRETEMEYEN BİR ÜLKE YABANCI DİLİ

ANCAK RÜYASINDA ÖĞRENİR!

BİZ BİLİMSEL ARAŞTIMALARI, GELİŞMİŞ ÜLKELERİ 

TAKİP ETMEDİĞİMİZ SÜRECE;

NE 'ANADİL' NE DE 'YABANCI DİL' EĞİTİMİ BU ÜLKEDE ÇÖZÜLMEZ...

.........

2013-yabancı dil bilgisi seviye tespit sınavı (yds) 'zordu' diye günlerdir yorumlar yapılıyor!

Bir yandan da herkes neden yıllardır anadil ve yabancı dil eğitiminin düzgün yapılmadığını sorguluyor!

Anadil ve yabancı dil eğitimi gerçek (ses) anlamda bu ülkede hiç yapılmadı!

Hem yıllardır anadil ve yabancı dil eğitimi kötü yapılıyor dicez hem de sorular zor!

Bu nasıl bir tezattır, bilimdir...

Dışarıdan öğretmen getirsek bile,

İlkokul 2.sınıftan yabancı dil eğitimi başlasa bile,

Sorular kolay olsa bile,

Bu sınavlarda çok ii derece yapsak bile...

bu iş olmaz...ÇÜNKÜ SORUN BAŞKA YERDE...

KISIR TARTIŞMALARLA BU MİLLET RESMEN UYUTULUYOR...

............

 

TÜRKÇE, FRANSIZCA, İSPANYOLCA...'hece zamanlı';

  İNGİLİZCE, ALMANCA...'vurgu zamanlı' DİLLERDİR.

..........

STRESS-TIMING = ENGLISH... SYLLABLE-TIMING = TURKISH

NEDEN MEB YABANCI 'DİL = SES' EĞİTİMİNDE

SON DERECE BAŞARISIZ...? KARAR SİZLERİN...

..........

NEDEN SESLETİM (SCHWA) ÖĞRETİMİ YAPILMAMAKTADIR...?

MEB 'YILLARDIR' BU KONUYU NEDEN ÇÖZMEMEKTEDİR...?

.........

 'VURGU ZAMANLI' İNGİLİZCE, TÜRKİYE'DE

'HECE ZAMANLI' OLARAK ÖĞRETİLMEYE ÇALIŞILIYOR!

BU NASIL İŞTİR, ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL!

.........

'HECE ZAMANLI' TÜRKÇE DE BU GİDİŞLE

VURGU ZAMANLI ÖĞRETİLECEK!..

.........

MİLLİ EĞİTİM BAKAN YARDIMCISI, ORHAN ERDEM İLE

29/06/2012 TARİHİNDE MAKAMINDA

ANA UNSUR (SES ÖĞRETİMİ VE DENETİMİ) İLE

İLGİLİ KEMİKLEŞMİŞ HATALARI PAYLAŞTIM.

MİLLİ EĞİTİM BAKAN YARDIMCISI DA, 

'TOPLANTIDA BUNLARI GÜNDEME GETİRECEĞİM' DEDİ.

.........

ANA UNSUR (SES) ÖĞRETİMİNİ VE DENETİMİNİ

ENGELLEYEN KEMİKLEŞMİŞ HATALARI

ÇOK SAYIDA ÜST DÜZEY DEVLET YETKİLİSİ İLE PAYLAŞTIM.

ANCAK ANA UNSURU (SES) BİLEMEDİKLERİ İÇİN

BU KONUDA Bİ ŞEY YAPAMAYACAKLARINI SÖYLEDİLER.

.........

YABANCI DİL EĞİTİMİNİN

''2.SINIFTAN'' İTİBAREN BAŞLAMASI

NEYİ DEĞİŞTİREMEYECEK...?

''2.SINIF PROJESİ'' YABANCI DİL EĞİTİMİNİ ENGELLEYEN

''KEMİKLEŞMİŞ HATALARI''

ASLA VE ASLA ÇÖZMEZ, ÇÖZEMEZ... 

.........

ÇÜNKÜ:

BİZDEKİ YABANCI DİL EĞİTİMİ SORUNU ANA UNSURDAN (SES)

KAYNAKLANMAKTADIR...

YABANCI DİL EĞİTİMİNİN BİR ÜLKEDE

1.SINIFTA MI YOKSA 2. SINIFTA MI BAŞLAMASI

YAN UNSURLA İLGİLİ BİR KONUDUR...

NEDEN ANA UNSUR (SES) YERİNE,

HEP YAN UNSURLARLA TÜRKİYE'DE UĞRAŞIYORUZ...

 

........

NEDEN YABANCI DİL EĞİTİMİ ŞEKİLDEN YAPILMAKTADIR?

NEDEN YABANCI DİL EĞİTİMİ ESASTAN YAPILMAMAKTADIR?

........

İNGİLİZCENİN YABANCI DİL OLARAK ÖĞRETİMİNDE

ÖNEMLİ BİR BOYUT OLAN (ANA UNSUR) SES ÖĞRETİMİ,

 OKULLARDA UZUN YILLARDIR YA HİÇ YAPIL-MAMAK-TA YA DA

           CİDDİ BİLGİ YANLIŞLARIYLA BİRLİKTE YAPILMAKTADIR ! 

(NEW BRIDGE TO SUCCESS)

ANCAK 'DOĞRU SESLETİM' ÖĞRETİMİ YAPILMADIĞI İÇİN,

YANLIŞLAR BİLE FARK EDİLMEMİŞTİR !

ÖYLEKİ SES KİTABINDA YÜZLERCE YANLIŞ BULUNMAKTADIR !

İNANILIR GİBİ DEĞİL !

NEDEN BU DURUM KİMSEYİ RAHATSIZ ETMEMEKTEDİR?

.........

TÜRKÇE (ANADİL) ÖĞRETİMİNDE

YAPILMIŞ VE YAPILMAKTA OLAN CİDDİ HATALAR, YANLIŞLAR,

YABANCI DİL EĞİTİMİNİ TAMAMEN YOK ETMİŞTİR, ETMEKTEDİR !

NEDEN ANADİL EĞİTİMİ,

YABANCI DİL EĞİTİMİNİ DERİNDEN ETKİLEMEKTEDİR?

.........

 

TÜRKİYE'DE

YABANCI DİL EĞİTİMİNİ ENGELLEYEN

''KEMİKLEŞMİŞ HATALAR''

NE ZAMAN VE NASIL DÜZELTİLECEK?

...........

 

NEDEN YABANCI DİL EĞİTİMİ TÜRKİYE'DE ÇOK ZAYIF...?

 

HARFLERİ BİLMEYEN = ÖĞRETMEYEN BİR ÖĞRETMEN,

DİL EĞİTİMİNDE NE KADAR BAŞARILI İSE,

SESLERİ BİLMEYEN = ÖĞRETMEYEN BİR ÖĞRETMEN DE

DİL EĞİTİMİNDE O KADAR BAŞARILIDIR...

...........

 

 ''YABANCI DİL EĞİTİMİ'' KONUSUNDA

GELİŞMİŞ ÜLKELER İLE TÜRKİYE

ARASINDAKİ FARK NEDİR?

..........

 

 

GELİŞMİŞ ÜLKELER SESLERİ (ANA UNSURU) ÖĞRETMEKTEDİR,

TÜRKİYE İSE YABANCI DİLİN SESLERİNİ (ANA UNSURU)

ÖĞRETMEMEKTEDİR,

YA DA

YABANCI DİLİN SESLERİNİ YAN UNSUR OLARAK GÖRMEKTEDİR.

DAHA DA KÖTÜSÜ YAN UNSUR OLARAK GÖRDÜĞÜ HALDE YİNE DE

ÖĞRETMEMEKTEDİR.

..........

 

NEDEN TÜRKİYE' DE 'YABANCI DİL EĞİTİMİ'

BİLİMDEN UZAK VE YANLIŞ YAPILMAKTADIR? 

BİR BAŞKA İFADEYLE,

NEDEN TÜRKİYE'DE 'YABANCI DİL EĞİTİMİ'

TEAMÜLLERE GÖRE YAPILMAKTADIR?

..........

 

DÜNYADA (GELİŞMİŞ ÜLKELERDE) DİL EĞİTİMİ

 

SES TEMELLİ İNGİLİZCE

SES MERKEZLİ İNGİLİZCE

SES ODAKLI İNGİLİZCE

 

1. KONU

OKULLARDA veya ÖZEL EĞİTİM KURUMLARINDA

SESBİLİM BİLGİSİNİN DOĞRU ve UYGUN KULLANILIP  

KULLANILMADIĞINI veya  SESLERİN ÖĞRETİLİP ÖĞRETİLMEDİĞİNİ

MUTLAKA ARAŞTIRIN.

........

 

ÇÜNKÜ BİLİMSEL ARAŞTIRMALARA GÖRE

BİR DİLİN SESLERİ BİLİNMEDEN GERÇEK DİL ÖĞRENİLEMEZ,

 

EN AZINDAN ÖĞRETMEN, SESLETİM ÇALIŞMALARINDA

ÖĞRENCİLERE MODEL OLMAK ZORUNDADIR.

 

2. KONU

 

 

'SES' TEMELLİ GERÇEK İNGİLİZCE'

 

İNGİLİZCENİN SES BİLGİSİ

 

 

TÜRKÇE ve İNGİLİZCENİN KARŞILAŞTIRMALI SES

 ve BİÇİM BİLGİSİ

 

AMERİKAN ve BRİTANYA İNGİLİZCESİNİN

 KARŞILAŞTIRMALI SES ve BİÇİM BİLGİSİ

 

 3. KONU  

1-DİNLEME ÖĞRETİMİ 

2-KONUŞMA ve SESLETİM ÖĞRETİMİ

3-OKUMA ÖĞRETİMİ

4-YAZMA ÖĞRETİMİ

 

(MEB, ANADOLU LİSESİ İNGİLİZCE DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI, 2002)

 

4. KONU

SESLETİM-  SESLETİM - SESLETİM

''Gerçekten çok güzel bir çalışma... Çok ayrıntılı ele alınmış... Uzun zaman, emek ve çaba harcandığı çok açık... Elinize sağlık."...Kendi anadilimizden başalayarak dilleri hep seslerle öğreniriz. Önce sesleri duyarız, sesleri anlarız... Seslerin içinde sayısız iletişim unsuru vardır. Mutluluğumuz, neşemiz, güleryüzümüz, öfkemiz, kızgınlığımız hep sesimize yansır. Bir çocuk bir bebek önce annesinin seslerine tepki verir. Dili ondan öğrenir. Biraz büyüyünce seslerdeki farklılık-lardan yeryüzünde çeşitli dillerin, çeşitli iletişim biçimlerinin olduğunu anlar. Dilbilimci Saussure'ün bize öğrettikleri doğrultusunda fonetik dediğimiz sesbilimin dil öğrenimin-deki yerini ayrıca vurgulamak zorundayız. Bu bağlamda Sedat Erdoğan'ın İngilizce ses-bilimi çalışması alana ışık tutacak niteliktedir. Dil öğrenimi sürekli karşılaştırma gerek-tirdiğinden Sedat Erdoğan'ın çalışması yalnızca İngilizce açısından değil diğer dillerin öğrenimi açısından ve özellikle kendi dilimizin sesbilgisi özellikleri açısından da çok  önemli ve  yararlı bir çalışmadır. Sedat Erdoğan'a zaman, emek ve çaba ürünü çalışma-sından dolayı teşekkürlerimi sunuyorum...''                                   

Yrd. Doç. Dr. Sezai Arusoğlu, Hacettepe Üni. Ed. Fak.        

Mütercim-Tercümanlık Bölümü

............

''İngilizcenin yabancı dil olarak öğretiminde önemli bir boyut olan ses öğretimindeki boşluğu doldurmaya aday bir kitaptır.''

Yrd. Doç. Dr. Nuray Alagözlü

5. KONU

YABANCI DİL ÖĞRENMEK İSTEYENLERİN DİKKATİNE!

İngilizce, Rusça, Fransızca, Çince, İtalyanca...  ders aldığınız veya öğrendiğiniz yerlerin ses bilgisi, heceleme...hakkında bilgisi var mı yok mu diye mutlaka test edin.

Çünkü ses bilgisi ve heceleme bilmeyen kurumlar veya öğretmenler gerçek Türkçe, İngilizce, Rusça, Fransızcayı... öğretemezler.

6. KONU

 

 BU KİTABI YAZMAYA BAŞLAMAMIN EN BÜYÜK NEDENİ:

Dünyada bu konu ile ilgili ON BİNLERCE araştırma ve ONLARCA deneyli fonetik çalışması yapılmıştır.

Bu çalışmalar sonucunda “sesle başlayan ve sistemli ses eğitimi” alanların dili kolaylıkla öğrendikleri ortaya çıkmıştır.

 
 
 
7. KONU

NEDEN YABANCI DİLLERİ ÖĞRENEMİYORUZ, ÖĞRETEMİYORUZ?

ÇÜNKÜ DİLİN EN ÖNEMLİ PARÇASINA (SESLETİM) HİÇ ÖNEM VERMİYORUZ.

 

 

SESLETİM ÖĞRETİMİ YAPILMADAN BİR DİL ÖĞRENİLEMEZ, ÖĞRETİLEMEZ. 
 

8. KONU

 

BİR DİLİN SES BİLGİSİ, O DİLİN ŞİFRESİDİR, ANAYASASIDIR.

 

9. KONU

'SES' TEMELLİ İNGİLİZCE KİTABI 3 (ÜÇ) KİTAP DEĞERİNDEDİR.

BU KİTAPTA, GERÇEK TÜRKİYE TÜRKÇESİ, GERÇEK AMERİKAN İNGİLİZCESİ ve GERÇEK İNGİLTERE İNGİLİZCESİ KARŞILAŞTIRILARAK GENEL OKURA SUNULMUŞTUR.

 

10. KONU

 

æ

ʌ

e

ɪ

ə

ɒ

ʊ

    ɑː     iː     ɔː     ɜː    uː

 

 aɪ  eɪ  ɔɪ  aʊ  əʊ  eə  ɪə  ʊə
  aɪə   eɪə   ɔɪə   aʊə   əʊə
b d ð g ʒ l m n ŋ r v w j z
  tʃ   f   h   k   p   s   ʃ   t  θ

 

11. KONU

 

ÜLKEMİZDE YABANCI DİL MÜFREDAT PROGRAMLARI HİÇBİR ZAMAN TAM UYGULANMADI, UYGULANAMADI. MÜFREDAT PROGRAMLARINI TAM UYGULAMADAN 'BAŞARISIZ' OLARAK KABUL ETMEK BİLİME, İLİME UYGUN MUDUR? MÜFREDAT PROGRAMLARINI DEĞİŞTİRMEK YERİNE, NEDEN TAM UYGULANIP UYGULANMADIĞI DENETLENMEMEKTEDİR?  BÖYLE DEVAM EDERSE HEP MÜFREDAT PROGRAMLARI DEĞİŞİR, ÇÜNKÜ ASIL SORUN MÜFREDAT PROGRAMLARINDA DEĞİL!

 

12. KONU

TÜRKÇENİN SES DÜZENİNİ KÜÇÜK VE BÜYÜK ÜNLÜ UYUMU OLUŞTURUR,

İNGİLİZCENİN SES DÜZENİNİNDE İSE KUVVETLİ VURGU VARDIR. 

TURKISH = PALATAL HARMONY, LABIAL HARMONY  

13. KONU 

UZUN YILLARDIR (YAKLAŞIK 20 YIL)

ANADOLU LİSELERİNİN İÇİNDEYİM.

BU KADAR YILDIR, YABANCI DİLİ ÇOK İYİ ÖĞRENEN BİRİNİ

GÖRMEDİM, GÖREMEDİM.

ANCAK KPDS VE ÜDS den, HATTA YDS den ÇOK İYİ PUAN

ALAN ON BİNLERCE KİŞİYİ GÖRDÜM.

ÇÜNKÜ BU SINAVLAR SADECE SIRALAMA SINAVLARIDIR,

GERÇEK BAŞARIYI ÖLÇEN SINAVLAR KESİNLİKLE DEĞİLLER.

ÖYLE OLSAYDI ŞU AN ÜLKEMİZDE YABANCI DİL ÖĞRETİMİ

SIKINTISI OLMAZDI.

ÜLKEMİZDE BAZEN YIL SONUNDA OKULLAR

VEYA İLLER ARASINDA BAŞARI SIRALAMASI

YAPILIYOR. EĞER GERÇEKTEN BİR BAŞARI VAR

İSE, NEDEN YABANCI DİL ÖĞRETİMİ SIKINTISI

BİR TÜRLÜ ÇÖZÜLEMİYOR?

ALLAH AŞKINA BU BAŞARI NEREDE?

BU SIRALAMA BİRİLERİNİ TATMİN ETMEK İÇİN Mİ

YAPILMAKTADIR? YOKSA KENDİMİZİ

RAHATLATMAK İÇİN Mİ?

'EN GÖZDE' OKULLARIMIZDA BİLE, BİLİME AYKIRI

SEBEPLER SÖYLENEREK YABANCI DİL ÖĞRETİM

PROGRAMI UYGULANMAMAKTADIR !

14. KONU

TÜRKÇEDE NE KADAR BELİRLİ SESLETİM KURALLARI VAR İSE,

İNGİLİZCEDE DE EN AZ O KADAR

BELİRLİ SESLETİM KURALLARI VARDIR!

15. KONU

DOĞAL ÖĞRENME, SADECE DİNLEYEREK, DUYARAK veya DİLİN

KONUŞULDUĞU ORTAMLARDA BULUNARAK MI OLUR?

16. KONU

SADECE İNGİLİZCE Mİ BİRÇOK DİLDEN ETKİLENMİŞTİR?

TÜRKÇE ETKİLENMEMİŞ MİDİR?

=

İNGİLİZCE VE TÜRKÇE

FARKLI DİLLERDEN, EN ÇOK ETKİLENEN DİLLERİN BAŞINDADIR.

=

BİRÇOK KELİME, FARKLI DİLLERDEN GELEREK

İNGİLİZCE VE TÜRKÇENİN SES DÜZENİNE UYUM SAĞLAMIŞTIR.

17. KONU

DİLLER İÇİN AVRUPA ORTAK BAŞVURU METNİ:

SESLER ÖĞRETİLMELİDİR.

 

18. KONU

İNGİLİZCE, TÜRKÇENİN SES KURALLARIYLA ÖĞRENİLEMEZ,

 

EĞER ÖĞRETİLMEYE ÇALIŞILIRSA,

İNGİLİZCENİN 'TÜRKÇELEŞTİRİLMESİNDEN' BAŞKA

HİÇBİR ŞEY OLMAZ, OLAMAZ. 

19. KONU

NEDEN ÜLKEMİZDE İNGİLİZCE,

TÜRKÇENİN SES KURALLARIYLA ÖĞRETİLMEKTEDİR?

20. KONU 

NE ZAMAN GERÇEK İNGİLİZCE ÖĞRENİLİR, ÖĞRETİLİR?

 

İNGİLİZCE, İNGİLİZCENİN SES KURALLARIYLA ÖĞRENİLDİĞİ,

ÖĞRETİLDİĞİ ZAMAN !

 

21. KONU

BEYİN, HEDEF DİLİN SES SİSTEMİNİ MUTLAKA KABUL ETMELİDİR.

BUNUN İÇİN, ANA DİL İLE HEDEF DİL ARASINDAKİ SES AYRIMLARINI

BİLMEK ZORUNDADIR.

BU YABANCI DİL ÖĞRETİMİNDE OLMAZSA OLMAZ BİR KURALDIR.

...................

 BASİT BİR ÖRNEK?

'NATURAL' KELİMESİNDE /T/ SESİ VAR MIDIR? YOK MUDUR?

 

'YOKTUR' DİYOR İSENİZ İNGİLİZCENİN SES SİSTEMİNİ

MANTIKSAL OLARAK ÇÖZEMEMİŞ DURUMDASINIZ.

22. KONU 

TALİM VE TERBİYE KURULU BAŞKANLIĞI,

BAKANLIĞIN BİLİMSEL DANIŞMA VE KARAR ORGANIDIR.

........

ANCAK ÜLKEMİZDE YABANCI DİL ÖĞRETİMİ,

TEAMÜLLERE GÖRE YAPILMAKTADIR !

23. KONU 

DİL OLMADAN EDEBİYAT OLMAZ, SES OLMADAN DİL OLMAZ.

DOĞRU DİL KULLANILMADAN DOĞRU EDEBİYAT OLMAZ,

DOĞRU SESLER KULLANILMADAN DOĞRU DİL OLMAZ.

SES DİLİ ETKİLER, DİL EDEBİYATI ETKİLER.

 

24. KONU

   STRESS-TIMED LANGUAGES

1-ENGLISH

2-RUSSIAN

3-ARABIC

4-SWEDISH

5-EUROPEAN PORTUGUESE

6-GERMAN

........

 

SYLLABLE-TIMED LANGUAGES

1-TURKISH

2-SPANISH

3-ITALIAN

4-FRENCH

5-BRAZILIAN PORTUGUESE

6-CHINESE

 

25. KONU 

OKULLARIMIZDA

SADECE 'GRAMER=SES' ÖĞRETİLDİĞİ İÇİN DEĞİL,

'DANDİK GRAMER' = (SES YOK) ÖĞRETİMİ YAPILDIĞI İÇİN

YABANCI DİLİ KİMSE ÖĞRENEMEMEKTEDİR !

 

......

ÜZÜLEREK SÖYLÜYORUM Kİ ŞİMDİYE KADAR DOĞRU GRAMER

ÖĞRETEN OKUL GÖRMEDİM, DUYMADIM...

NEDEN MÜFREDATA (KURALLARA) UYGUN

GRAMER ÖĞRETİMİ YAPIL(A)MAMAKTADIR?

.......

NEDEN OKULLARDA

YABANCI 'DİL' BİLGİSİ

=

YABANCI 'SES' BİLGİSİ

ÖĞRETİMİ YAPIL(A)MAMAKTADIR, DENETLEN(E)MEMEKTEDİR?

 

.......

BURADA KİM DAHA SUÇLU?

SES ÖĞRETİMİNİ YAP(A)MAYANLAR MI?

YOKSA DENETLE(YE)MEYENLER Mİ?

BENCE DENETLE(YE)MEYENLER...

 

26. KONU 

TÜBİTAK, İNGİLİZCE DERSLERİ İÇİN GRAMER AĞIRLIKLI EĞİTİMDEN UZAKLAŞIP, KONUŞMAYA AĞIRLIK VERECEK YENİ BİR MÜFREDAT HAZIRLANDIĞINI BELİRTTİ. BU AÇIKLAMANIN HİÇBİR BİLİMSEL TARAFI YOKTUR. OKULLARIMIZDA BIRAKIN AĞIRLIKLI GRAMERİ, EN TEMEL GRAMER KONULARI (SESBİLE İŞLENMEMEKTEDİR. TÜBİTAK GİBİ BİR KURUMUN BÖYLE BİR AÇIKLAMA YAPMASI İNANILIR GİBİ DEĞİL! DAHASI TÜBİTAK GİBİ BİR KURUM BÖYLE DÜŞÜNÜYORSA, VAY ÜLKEMİZİN HALİNE!

...........

ALLAH AŞKINA BU MEMLEKETTE

'GRAMERİN (DİL BİLGİSİ) NE ANLAMA GELDİĞİNİ BİLEN YOK MU?'

VARSA HEMEN ÇIKIP ANLATSIN,

YOKSA BU 'GRAMER' İŞİ ÇAKALLARA KALACAK!..

...........

GRAMERİN ANLAMINI BİLE BİLMEYEN KİŞİ VEYA KURUMLAR

DİL (SES) EĞİTİMİNİ DÜZELTECEKMİŞLER!..

BUNLAR ANCAK DİL (SES) EĞİTİMİNİN İÇİNE EDERLER!..

...........

BİLİM İNSANLARI NEDEN ÇIKIP 'GRAMER'İN NE OLDUĞUNU

İNSANLARA ANLATMIYOR...

BU KADAR MI ÜRKEK BİR TOPLUM OLDUK YOKSA BU MEMLEKETTE

BİLİM İNSANLARI MI GERÇEK BİLİM İNSANI DEĞİL!..

 

...........

GERÇEK GRAMERİN NE OLDUĞUNU SON KEZ SÖYLÜYORUM.

GRAMER (DİL BİLGİSİ)

=

SES, HECE, KELİME, CÜMLE

ANA, İLK, TEMEL, ÖZ GRAMER KONUSU SES TİR.

.........

ALLAH AŞKINA BİRİ BANA SÖYLESİN,

HANGİ OKULDA VEYA KURUMDA,

ANA KURAL OLAN 'SES ÖĞRETİMİ' YAPILMAKTADIR?

HİÇBİR YERDE GERÇEK 'SES ÖĞRETİMİ' YOK!..

..........

ANA SES ÖĞRETİMİ BİLE YAPILMAYAN BİR ÜLKEDE,

YABANCI SES ÖĞRETİMİ NASIL YAPILABİLİR!..

 

İNANIN BU KADAR KAFA YORAN BİRİSİ OLARAK KENDİM

BU SORUYA CEVAP BULMAKTA ZORLANIYORUM.

.........

SES TEMELLİ DİL;

ANADİL TEMELLİ EĞİTİM;

BİLGİ TEMELLİ TÜRKİYE...

 ........

2014 TÜRKİYE /'ses'letim/ 

 

MEB, UZUN SÜREDİR YAPTIĞI YANLIŞIN FARKINA VARIP,

DOĞRU DİL (SESEĞİTİMİ İÇİN DÜĞMEYE BASACAK!..

 

TÜRKİYE'DE HİÇ KİMSE 'SES' BİLMİYOR!..

BIRAKIN İNGİLİZCE, ALMANCA, İSPANYOLCA, ÇİNCE, RUSÇAYI; TÜRKÇENİN SESLERİ BİLE OKULLARDA ÖĞRENİLMEMEKTEDİR!.. 

 SES BİLMEDEN DİL OLMAZ, DİL BİLMEDEN EDEBİYAT OLMAZ, EDEBİYAT BİLMEDEN BİLİM OLMAZ...

...

 

NECİP ÜÇOK, ÖZCAN BAŞKAN, SİBEL HİŞMANOĞLU,

OKTAY SİNANOĞLU... DİL (SES) EĞİTİMİ İÇİN

(GEREKTİĞİNDE HAYATLARINI VERECEK KADAR)

ÇOK UĞRAŞTILAR; ANCAK DERİN YAPIYI BİR TÜRLÜ

AŞAMADILAR!..

 

 

40 YILDIR OKTAY SİNANOĞLU GİBİ BİR DEĞER ANLAŞILAMADI!

TÜRKİYE İÇİN GERÇEKTEN ÇOK DÜŞÜNDÜRÜCÜ...

...

BİZ TÜRKİYE, BİZE GÖRE FARKLI İNSANLARI, EĞER YABANCIYSA HOŞGÖRÜYLE KARŞILIYORUZ;

BİZDENSE ALAY EDİYORUZ, HAKARET EDİYORUZ!.. 

 

BEN DE DEFALARCA ALAY EDİLDİM, HAKARETE UĞRADIM;

DEFALARCA İNCELEME, SORUŞTURMAYA MARUZ KALDIM...

DOĞAL OLARAK BÖYLE DURUMLARDA MOBBİNG KAÇINILMAZ!

 

SONUÇTA, KISA VADEDE BEN KAYBETSEM BİLE; 

UZUN VADEDE TÜRKİYE KAZANACAK... 

 

... 

 

2014 TÜRKİYE

/'ses'letim/ 

 

MEB, UZUN SÜREDİR YAPTIĞI YANLIŞIN FARKINA VARIP,

DOĞRU DİL (SESEĞİTİMİ İÇİN DÜĞMEYE BASACAK!..

 

 ...

NEDEN İNGİLİZCE ÖĞRENEMİYORUZ?

Şimdi genel olarak İngilizce öğrenmek bizim için niye zor onu anlatayım elimden geldiğince. Farkına varmamız gereken şu: İngilizce okunuşu farklı yazılışı farklı bir dil, ana dilimiz olan Türkçe de ise böyle bir fark yok. Bu farkındalık yaratılmadığı sürece ana dil daima baskın olacaktır ve İngilizce öğrenimi tam olarak gerçekleşmeyecektir. Örneğin  bu farkı hesaba katmadan İngilizce öğrenirsek “calm” kelimesini telaffuz ederken ana dilimizde “l” harfını görünce okumaya programlanmış beynimiz baskın gelecek ve biz bu kelime içerisindeki “l” harfini de okuyacağız. Ama kelime İngilizcedir ve İngiliz dilinde bazen bazı harfler okunmamaktadır. Yani “calm” kelimesi telaffuz edilirken /kalm/ şeklinde değil /kaam/şeklinde telaffuz edilmektedir. İngilizcenin ses yapısını bilmediğimiz sürece ana dilimiz baskın bir şekilde öğreneceğiz ve yanlış öğrendiğimizin farkında bile olmadan bir an gelecek “Neden İngilizce öğrenemiyorum?” diyeceğiz.

Anadilimiz Türkçe “syllable-timed” yani “hece zamanlı” bir dil iken İngilizce “stress-timed” yani “vurgu zamanlı” bir dildir. Açıklayalım, bu ne demek dersek şöyle ki Türkçe konuşurken vurgu her hecede eşit olarak söylenir. Yani “mesela” derken her heceyi eşit olarak vurgularız. “me-se-la” yı söylerken biz “me”yi uzatip “meee-se-la" ya da “se”yi uzatıp “me-seeeee-la” demeyiz, vurguyu eşit olarak dağıtırız: “me-se-la” diye söyleriz. Her heceyi yaklaşık olarak eşit zaman içinde söyleriz. Böyle olunca hece sayısı fazla olunca konuşma zamanı da uzun olur, hece sayısı kısa olunca konuşma süresi kısalır. Dilimizin ritmi de bu vurgu dağılım içinde oluşmuştur.

İngilizce’de ise Türkçedekinden farklı olarak vurgu her hecede eşit olarak söylenmiyor, dilin kendi ritmi içinde akması için söylerken hecelere verilen vurgunun süresi değişebiliyor. Bazı heceler uzun vurguluyken bazı heceler kısa vurgulu bazen de neredeyse duyulmayacak kadar kısa vurgulu olabiliyor. Böyle olunca da cümledeki hece sayısı artmasına rağmen söylenme süresi uzamıyor.

Örneğin şu cümlelere bakalım:

Cats eat cheese.

The cats eat cheese.

The cats eat the cheese.

The cats will eat the cheese.

The cats will be eating the cheese.

Her yeni cümlede hece sayısı arttı fakat cümleleri söyleme süremiz uzamadı. Çünkü vurguyu her heceye eşit olarak vermedik. Çok kısa olarak duyulması bile zor şekilde vurguladığımız kelimeler oldu: the, will, be. Bu şekilde dilin aynı ritim içinde akmasını sağladık.

Dilin ritmini bozmamak için bazı heceler vurgulanmıyor yani yuvarlanıp yutuluyor arada bazı heceler. Örnekleyelim hemen: “cup of tea” yi tek tek cup-of-tea diye hecelere eşit vurgu vererek biz okuruz çünkü anadilimiz de böyle okuyoruz ama İngiliz dilinde vurgu hecelere eşit verilmiyor demiştik ya, bu durumda  “cup of” yerine “cuppa” diye okuyacağız, iki ayrı heceye eşit vurgu vermedik, “cup” ve “of” olarak iki ayrı hecede vurguyu eşit dağıtmıyoruz,  ayrı ayrı heceler birleşiyor ve  hızla da okursak  “kapə”(ters “e” şeklinde gördüğümüz sesi ağzımızı çok açmadan, çenemizi aşağı doğru gevşek bırakarak biraz sessiz bir “a” ya da vurgusuz “ı” sesi gibi çıkarabilirsek sesi yakaladık demektir) olarak bir çırpıda okuyoruz. “cup of tea” yi eşit vurgulu üç ayrı hecede söylemek yerine ikinci heceyi vurgulamadan yuvarlayarak vurguyu son hecede söylüyoruz : “kapətii” . Bütün heceler birleşti, hecelerin vurgusu değişti dikkat edersek, kısacık bir zamanda, bir çırpıda söyleyiverdik.

Yani İngilizcede hecenin kendisi önemli değil, vurgu önemli. İngilizce de hecelerdeki vurgu kelimenin anlamını da değiştirebiliyor. Örneğin record kelimesinde okurken vurgu ikinci heceye verilirse-reCORD-, kelimenin anlamı “kaydetmek” oluyor görevi fiil oluyor, vurgu ilk heceye verilirse -REcord-, kelimenin anlamı “kayıt” oluyor görevi isim oluyor.

Dil yapıları arasındaki farkı umarım biraz anlatabilmişimdir. İşte iki dil arasındaki bu fark İngilizce konuşurken ve dinlerken bize sıkıntı çıkarıyor ve eğer bu farkındalık üzerinden dili öğrenmemişsek “İngilizce konuşamıyorum ve İngilizce konuşulanları anlamıyorum” diyoruz.

Sonuç olarak İngilizceyi öğrenirken İngilizcenin Türkçe’den farklı bir dil ailesinden geldiğini unutmadan,  İngilizce ses bilgisinin Türkçe ses bilgisinden farklı olduğunu anlayalım. Bu farklılık içinde İngilizceyi kendi ses kuralları içinde öğrenelim ve ana dilimizin baskın olduğu durumların hemen farkına varıp bu baskınlığı engelleyici çalışmalar yapalım. Böyle bir çalışmanın sonunda  önce İngilizce konuşulanları anlamaya ve daha sonra da İngilizce konuşmaya başlarız ve İngilizce öğrenimi eğlenceli ve motive edici hale gelir. Tecrübeyle sabittir arkadaşlar.

(ingilteredenpaylasimlar.blogspot.com.tr 11/05/2015)

...

PROF.DR. SİNAN BAYRAKTAROĞLU

Türkiye Yabancı Dille Eğitim Sevdasından Vazgeçmeli!..

Türkiye’de en başta anadili eğitimi olarak Türkçe eğitiminin bugünkü çağdaş, bilimsel ve pedagojik temellere oturtulamadığını bunun da yabancı dil eğitiminde başarısızlığa neden olan en önemli faktör olduğunu söyledi. Bayraktaroğlu, bunun ötesinde Türkiye’de yabancı dille eğitim yapma sevdasına kapılmanın da Türkiye için büyük bir yanılgı olduğunu vurguladı.

1- Önemle belirtmek isteriz ki ortaöğretimden uluslararası kriterlere göre A2(2) gibi alt düzeyde bir yabancı dil bilgisiyle gelip yükseköğretimin hazırlık sınıfında 32-38 haftalık bir sürede, yabancı dille eğitim yapabilmek için zorunlu olan B2-C1 uluslararası yeterlilik seviyesine ulaşmak, bugün birçok üniversitedeki yabancı dil eğitimi uygulamalarıyla gerçekleştirilmesi mümkün olmayan bir hedeftir. 
2- Bu nedenle bugün Türkiye’de İngilizceyle eğitim yapan sadece iki-üç tane en prestijli üniversite, en az B2 düzeyini uluslararası sınav ölçekleriyle kanıtlayana dek hazırlık eğitimlerini uzatmaya öğrencilerini zorlamakta. Maalesef, vakıf üniversitelerinin büyük çoğunluğu, yaşadıkları rekabet ortamında, öğrencilerini kaybetme endişesi içerisinde ticari kaygılarla bu zorlamayı yapmaktan kaçınmakta. 
3- Dolayısıyla öğrenciler 32-38 haftalık hazırlık eğitimi sonucunda, henüz yeterli seviyeye erişememişken ve üniversite üst yönetimlerinin de onların artık yabancı dille eğitim görebileceklerini(!), durumun hiç de öyle olmadığını pekâlâ bilmelerine rağmen, varsaymaları üzerine, lisans programına devam edebilmekteler. Başka bir deyişle, öğrenciler daha ‘yürümeye’ başlamadan ‘koşmaya’ mecbur bırakılmakta. 
4- Bu da lisans düzeyindeki tüm alan derslerinin eğitim kalitesini olumsuz yönde etkilemekte. Oysa yabancı dil, bu üniversitelerin öğrenci ve velilere vaat ettiği uluslararası nitelikteki eğitimin anahtarını teşkil etmekte. 
5- Söylemle eylemin birbirini tutmadığı böyle bir uygulamanın etik bir eğitim faaliyeti olmadığı açıktır. Böylesi bir uygulama, çocuklarının en iyi biçimde yetişmeleri için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan ailelerin istismar edilmelerinden başka bir şey değildir. 
6- Bugünkü uygulanış biçimiyle İngilizceyle eğitim, öğrencilerin İngilizce olarak verilen derslerde anlatılanları anlamakta zorlanmasına, not tutamamasına, okuduklarını algılamamasına, kendilerini yazılı ve sözlü olarak güvenle ifade edememesine, soru soramamasına ve bunun sonucunda ezberciliğe yönelmesine, derse ilgilerinin azalmasına ve motivasyonlarının düşmesine yol açmakta. Özellikle sosyal konuları içeren dersler, geniş bir sözcük hazinesi ve tartışma gerektirdiğinden, öğrenciler çaresizlikten pasif bir konuma itilmekte ve iletişim etkinliğinden yoksun bırakılarak haklı gerekçeyle Türkçeye başvurmak zorunda kalmakta. 
7- İngilizceyle eğitim yapan üniversitelerdeki sınav kâğıtları incelendiğinde bu tür eğitimin ciddi boyutlarda yanılgılarla uygulandığı ve bunun sonucunda da eğitim sistemi içerisinde telafisi zor yaralar açtığı görülmekte. 
8- Birçok somut sınav kâğıdı örneğinde görüleceği üzere, öğrenciler ne Türkçe ne de İngilizce olan, bir dilsel sistemden (sözdizimsel, anlambilimsel, sesbilimsel, dilbilgisel) yoksun, ne olduğu belirsiz, anlaşılması güç, yapay bir ifade türü kullanmaya itilmekte ve analitik düşünme becerisini geliştirici metin türü cevapları üretememekte. Daha da vahim olarak, öğrenciler bırakın yabancı dilde
 yorum yapmayı, kendi anadilinde dahi üretken ve yaratıcı olmalarına yarayacak, ‘olmazsa olmaz’ dil kullanım becerilerini edindirebilecek bir eğitim ortamından yoksun bırakılmakta. 
9- Böylesine karmaşık ve belirsiz bir öğretim ve öğrenim ortamı birçok öğretim üyesini zor duruma sokmakta, öğretim faaliyetlerinde gereğiyle verimli olamamalarına ve üniversitenin eğitim kalitesini de büyük ölçüde olumsuz yönde etkilemelerine yol açmakta. 
10- Yabancı dille eğitim, bir öğrencinin akademik derslerini takip edebilmesi için ilgili yabancı dilde okuduğunu anlayabilme, satırlar arasındaki anlamlılığı kavrayabilme, dinlediğini-duyduğunu doğru algılayıp yorumlayabilme, amacını rahatlıkla yazılı ve sözlü olarak ifade edebilme, sorgulayabilme, tartışabilme, sunum yapabilme gibi tüm bu dil kullanım becerilerinin eşit oranla üst seviyede öğrenilmiş olarak özümsenmesi esasına dayanır. Başka bir deyişle, bir öğrencinin aynen anadilinde olduğu gibi ilgili yabancı dilde de düşünebilmesi, algılayabilmesi, sorun çözümleyebilmesi, üretken ve yaratıcı olabilmesi için bu becerileri uygulamaya sokarak etkin bir iletişimsel dil yetisini edinmiş olduğunu öngörür. 
11- Önemle belirtmek isteriz ki eğitimini kısmen (% 30 oranında) yabancı dilde yapan üniversiteler, öğrencilerine tek bir alan dersini dahi yabancı dilde verebilmek için lisans anabilim müfredatları paralelinde, öğrenciye öncelikle o dersi takip edebilecek ileri düzeyde, (B2-C1) uluslararası sınav ölçekleriyle kanıtlanabilecek (en az IELTS toplam 6 veya TOEFL IBT toplam 85 puan vb.) bir yabancı dil eğitimi sağlamakla sorumludur. 
12- Öte yandan üniversite adaylarının, İngilizceyle eğitim yapan üniversite tercihlerinde, ilgili fakülte ve bölümlerde meslek derslerini İngilizceyle verecek öğretim üyelerinin kim olduğunu ve mesleki uzmanlığın ötesinde İngilizceye ne denli hâkim olduğunu araştırması gerekir. 
13- Uluslararası kalite kriterlerine göre, bir öğretim elemanının yabancı dilde ders verebilmesi için uluslararası sınav ölçekleriyle en az C1 (IELTS 7.5 ve üstü puan; TOEFL IBT 110/120 üstü puan; Cambridge Proficiency başarı belgesi), tercihen C2 (IELTS 8.5 ve üstü puan; TOEFL IBT 115/120 puan; Cambridge Proficiency en az B başarı belgesi) düzeyinde kendisini kanıtlaması gerekir. 
14- Oysa bugün YÖK tarafından belirlenen uygulamaya göre, ÖSYM tarafından düzenlenen ÜDS/KPDS’den en az 80 puan almış öğretim elemanları İngilizce olarak ders vermeye yetkili kılınmıştır. 
15- Ancak ne var ki ÜDS/KPDS, yabancı dilin sadece dilbilgisi, kelime hazinesi ve okuduğunu anlayabilme becerilerini ölçen sınavlardır. Konuşma, dinlediğini anlama ve yazma becerilerini ölçen sınav türleri değildir. Bu nedenle ÜDS/KPDS’nin diğer uluslararası sınavlarla eşdeğer kabul edilmesinin hiçbir bilimsel geçerliliği yoktur. Dolayısıyla bu sınavlar, bir öğretim elemanının yabancı dile hâkim olup olmadığını ölçen sınavlar olmadığı gibi, o öğretim elemanının da yabancı dilde ders verebileceğini kanıtlayan ölçekler değildir. 
16- Diğer taraftan, meslek dersi veren öğretim üyesinin İngilizcesinin yeterli olduğu varsayımı altında, bir yabancı dil öğreniminin, yabancı dille eğitim yoluyla o dili sınıfta işlevsel hale getirip kolaylaştırabileceği iddia edilebilir. Ancak bilimsel temele oturmayan böylesine dolaylı bir uygulama ne kuramsal ne de uygulamalı olarak pedagojik niteliğe sahip bir yabancı dil öğretim-öğrenim yöntemidir. 
17- Bir yabancı dilin derste işlevsellik kazanabilmesi, onun öncelikle sözünü etmiş olduğumuz birbirine içsel bağlantılı dil kullanım becerilerinin aynı oranda ve ileri düzeyde öğrenci tarafından edinilmesine bağlıdır. Dilin işlevsel verimliliği ve dolayısıyla derste hedeflenen akademik kalite ancak bundan sonra mümkün olabilir. Çünkü etkin bir dil yetisi, yabancı dilde eğitim alan öğrencilerin akademik başarılarının anahtarıdır. 
18- Bu gerçekleşemediği takdirde hem öğrenci hem de öğretim üyesinin altından kalkılması mümkün olmayan birçok sorunla karşılaşacağı ve buna bağlı olarak ilgili kuruluştaki akademik kalite düzeyinin de olumsuz yönde etkileneceği bilimsel bir gerçektir. 
19- Kaldı ki yabancı dille eğitim yoluyla yabancı dilin lisans derslerindeki işlevselliğinin, alan derslerini veren öğretim üyelerince gerçekleşeceğini varsaymak, o zamana dek oluşan yanılgılar zincirine bir halkası daha eklemekte. Zira alan dersleri veren öğretim üyeleri kendi alanlarının uzmanıdır ve onlardan ayrıca yabancı dil eğitim uzmanı olmaları beklenemez. 
20- Kısaca, “Yabancı dille öğretim, bir yabancı dil öğretme yöntemi değildir”. Bu bilimsel bir gerçektir. 
21- Bu nedenle üniversite tercihini yapacak öğrencilerin verimli bir üniversite eğitimi görebilmesi için ‘İngilizceyle öğretim’ ile ‘İngilizce öğretimi’ arasındaki farkın bilincinde olması gerekir. Yani başvuruda bulundukları üniversitelerin öncelikle hazırlık okullarındaki İngilizce eğitiminin lisans düzeyinde dersleri İngilizceyle takip edebilmek için gerekli altyapıyı oluşturup oluşturmadıklarını, daha sonra da mezuniyetlerine kadar İngilizce eğitimini uluslararası sınav ölçekleriyle belirlenmiş kalite kriterleri düzeyinde sağlayıp sağlamadığını sorgulaması ve tercihlerini de buna göre yapması büyük önem taşımakta. 
22- Bu konuda üniversite adaylarının ve onların ebeveynlerinin endişelerini gidermek amacıyla, başta YÖK ve yazılı-görsel basın olmak üzere tüm üniversitelerin üst yönetimlerine büyük sorumluluk düştüğü düşüncesindeyiz. 
23- Üniversitelerde uluslararası kalite düzeyinde etkin yabancı dil öğretim-öğrenim plan ve programlarının düzenlenmesinin ve buna bağlı olarak, kamuoyuna şeffaf kalite güvencesi sağlayarak mevcut uygulamaların sıkı denetim altına alınmasının sosyal, ahlaki, mesleki ve ulusal bir sorumluluk getirdiğini ilgililerin takdirine bırakıyorum. 

Türkiye Yabancı Dille Eğitim Sevdasından Vazgeçmeli!..

PROF.DR. SİNAN BAYRAKTAROĞLU


Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam3
Toplam Ziyaret1295210
SES 'DİL' ÖĞRENMEK
SESLER
VIDEOS